5.04.2017

Forum İstanbul 2017 İlk Oturumunda Türkiye’nin Ekonomik Geleceği Konuşuldu-Yilmaz parlar


BASIN TOPLANTILARI  

 


Forum İstanbul 2017 İlk Oturumunda Türkiye’nin Ekonomik Geleceği Konuşuldu

 Forum İstanbul 2017’in 16. yılında  alanında isim yapmış, çalışmalarıyla örnek teşkil eden konukları ağırlamaya devam ediyor. Forum İstanbul 2017’in ilk gününde öğleden sonra gerçekleşen ‘Türkiye’nin Geleceğini Tasarlarken; İhracatta Atılım Yılı’ oturumu büyük ilgi gördü. 


Forum İstanbul 2017’in ilk öğleden sonra gerçekleşen ilk oturumunda ‘Gümrük Birliği’nin revize edilmesi ile rekabet gücünde sağlanacak artışlar neler olacak?’,’ Dünyada yeni bir korumacılık dalgası yayılırken, kapılar nasıl aralanabilir?’,’ Küresel mal ticaretinin yavaşladığı bir ortamda hizmet ticaretinin sunduğu fırsatlar olabilir mi?’, ‘Turizm ve ulaşım sektörleri’ ‘Yatırım projeleri için finansman kaynakları’ gibi konular, Sabah Gazetesi Ekonomi Müdürü Şeref Oğuz’un moderatörlüğü’nde İhracatta Atılım Yılı’ başlıklı oturum ile Türkiye’nin 2017 yılı ekonomik durumu ve geleceği masaya yatırıldı.


Sabah Gazetesi Ekonomi Müdürü Şeref Oğuz’un “En güvenli gelecek onu inşa etmekle oluyor” sözüyle  başlayan panelde Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci; kartların yeniden dağıtıldığını, Türkiye'nin geleceğinin yeniden şekillendiğini söyledi. Türkiye'nin edilgen bir ülke olmayacağını dile getiren Zeybekci, kuralları belirleme kabiliyetinde bir ülke olmamız gerektiğine vurgu yaptı. Türkiye'nin üretim, dağıtım ve satış kanallarını gerçekleştiremeyen bir ülke olmasına rağmen başarılı bir ülke olduğunu kaydeden Zeybekci, AB'ye ihracatı artırarak devam ettiklerini belirtti. Çok hızlı üretim yapma kabiliyeti ve çok kısa sürede dağıtım yapma kabiliyeti ile ilgili başarılı bir ülke olduğumuza dikkat çeken Zeybekci, sözlerini şöyle sürdürdü: "Ticarette öngörülebilirlik düştü. Kimse 6 ay önceden 1 milyon adet sipariş vermiyor. 2 haftadan önce sipariş ederek doğrudan mağazaya temin ediyor. Türkiye konumu itibariyle coğrafi avantajı ve hızlı üretimi ile bu konuda avantajlı konumda. Dünyada tüketim ve dağıtım ağları e-ticarette. Üretici doğrudan sipariş verenin adresine gönderim yapacak. Dünya buraya evirildi. Çin'de e-ticaret toplam ticaret payının yüzde 15'ini oluşturuyor. Her yılda artıyor. Biz de ise yüzde 2 seviyesinde. Ama hızlı bir ülkeyiz. Bu açığı kapatırız. Teknoloji 4.0 eskisi kadar konuşulmayacak. Çünkü eskimiş olacak. Gerek Eximbank kaynakları gerekse yatırım ve teşviklerle yatırım teşvik sistemini oluşturuyoruz. 20 milyar TL'nin üstünde bir başvuru var. Biriyle anlaşma sağlandı. 2 tane daha başvuru var. Bu 3 başvuru ile yapılacak toplam yatırım 11 milyar lira seviyesinde olacak. Eximbank ile ihracatçımıza gerekli destekleri veriyoruz. 2017 yılından sonra Güney Kore'yi geçip dünyanın bir numaralı Eximbank'ı olmak istiyoruz” dedi.


İhracatın içindeki teknolojinin payını yüzde 4'lerden yüzde 15'lere çıkarmak için ellerinden gelen her şeyi yaptıklarına dikkat çeken Zeybekci, bu seviyeye gelinirse edilgenden etken bir ülkeye geçmiş olacaklarını vurguladı. Böylece kuralları belirleyen bir ülke olacaklarını savunan Zeybekci, "Herkes bir koşuyorsa biz üç koşmak zorundayız. Büyümemiz artıyor. AB ile ilişkilerimiz iyi gidiyor. Ekonomik istikrarı yakalayacağız. Büyümemiz devam edecek" dedi.


Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci’nin konuşmasının ardından söz alan Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı Mehmet Büyükekşi:” Türkiye İhracatçılar Birliği olarak ekonomik senaryolar ortaya koyduk. Çünkü artık ölçmüyorsan yönetemiyorsun. Senaryomuz dünya dış ticaretinin 2023 yılında ne olacağı yönündeydi. 2015 yılında dış ticaretimi 16,5 trilyon dolar, 2016 yılında 15,950 trilyon dolar olarak gerçekleşmiş. 2017 yılında 17,3 veya 17,7 trilyon dolar olarak bekleniyor. Rakamları incelediğimizde dünya dış ticaretinde aldığımız paylarda ilerleme var. Şu anda binde 89’u yakalamış bulunuyoruz. Hedefimize emin adımlarla ilerliyoruz. İhracatta 2017 yılının atılım yılı olması için uğraş veriyoruz. Hükümetimiz ile yürüttüğümüz çalışma sonrası ihracatçılarımızın yeşil pasaport almasını sağladık. İhracatçının ürettiği malı AB’de rahatça dolaşırken ihracatçının bu ülkelere girememesi gibi ironik bir durumu bu hamleyle ortadan kaldırdık” dedi.


Küresel hacimdeki ekonomik dalgalanmalara rağmen orta vadede konulan hedeflere ulaşacaklarını belirten Büyükekşi:” 153 milyar dolarlık hedefimizi de geçerek 155 milyar dolara çıkarmak istiyoruz. İlk dört ayda %8.8 artış umut verici” dedi. Ticaret ile siyasetin birbirinden ayrılması gerektiğine dikkat çeken Büyükekşi sözlerine şu şekilde devam etti: “İsrail ile 6-7 yıldır siyasi ilişkilerde sıkıntı yaşıyoruz ancak ticaretimizde %50’lik bir artış var. AB’de gelişmiş ülkelerden oluşan bir topluluk burada da ticarete siyaset karıştırılıyor. Gümrük Birliği anlaşmasının bir an evvel güncellenmesi konusunda müzakerelerin başlaması gerektiğini düşünüyoruz.”


Türkiye algısını istenilen seviyeye çıkarmak için 7 ülkede 17 uluslararası şirketin CEO’sunu da yanımıza alarak reklam kampanyası başlattıklarının altını çizen Büyükekşi:” Hedefimiz bu ülkelerde çıkan önemli gazeteler yoluyla 550 milyon kişiye ulaşmak. Aynı şekilde Televizyon aracılığıyla da 1.1 milyar kişiye ulaşmak istiyoruz” diyerek sözlerini noktaladı.

yilmazparlar@yahoo.com 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder